Abhazya’nın Türkiye Tam Yetkili Temsilciliği’nin çalışmaları 25 yılda nasıl bir değişim geçirdi, hangi zorluklarla karşılaştılar, hangi programları yürütüyor ve planlıyorlar gibi sorularımıza kurumun farklı yıllarda yönetiminde olan isimlerden cevaplar aldık.

Said Barganciya

Abhazya’nın Türkiye Tam Yetkili Temsilciliği, çeyrek asırdır varlığını sürdürmekte. Kurum 25 yıl önce İstanbul’da, İlk Devlet Başkanı Vladislav Ardzınba’nın talimatı ile açılmışır. O dönemde Temsilciliğin Başkanlığını Vladimir Ayüdzba yürütmektedir.

Temsilciliğin İlk Başkanı – İlk iş günü

20 yıldan fazla bir süre bu pozisyonda çalışan Ayüdzba için temsilciliğin çalışmaları ,yaşamının çok büyük ve çok önemli bir parçası haline gelmişti.

Bu göreve atanması ile ilgili kendisinin anlattıkları: “Vladislav Ardzınba, beni yanına çağırarak, bu sorumluluğu yüksek görevi bana emanet etmek istediğini söyledi. Bu olay 26 yıl önce, kurum açılmasına bir yıl kala olmuştu. O dönemlerde birçok Türkiye diasporası temsilcileri ile sıkı dostluk ilişkilerim vardı, sanırım bu sebeple tercih ben olmuştum”.

Vladimir Ayüdzba, kişisel bir günlük ile Türkiye'de uzun yıllar süren çalışmalarını “geçmiş günün olayları” başlığı ile detaylı notlarla kağıda döktü. Notlarını Abhazya Temsilciliğinin Türkiye’de açıldığı gün ile tutmaya başladığı için, o günü, Temsilciliğin açılışını ve bu olayla bağlantılı tüm ilişkileri çok iyi hatırlıyordu.

Ayüdzba, “Bir kurumun ilk açıcısı olmak çok zor ve sorumluluk yüklü bir durum. Etrafımdaki tüm insanlar ve arkadaşlarım büyük destek verdiler. O döneme kadar birçok görevde yer almış ve gerekli tecrübe ve donanımı edinmiştim. Kaygılı ve endişeliydim. Fakat tüm endişelerime rağmen, içimde derinlerde bir yerde müthiş bir sevinç ve gurur vardı. Göreve başlarken ilk amacım, orada yaşayan soydaşlarımızın ilgisini Abhazya’ya çekmekti. Bu yönde çok çalışma yürüttük, çok fazla görüşme gerçekleştirdik”, diye hatırlıyor.

“Tüm Temsilcilikler Ankara’da, fakat Abhazlar İstanbul’da daha yoğun yaşamakta

Temsilciliğin İstanbul’da açılması bir tesadüf değildi: bu kararı Vladislav Ardzınba’nın kendisi vermişti. Ayüdzba’ya göre İlk Devlet Başkanı bu kararını karşı çıkılamaz bir açıklama ile desteklemişti: “tüm temsilciliklerin Ankara’da olduğu doğrudur ancak, biz öncelikli olarak kendi soydaşlarımızla, iletişim kurmalıyız, ki Abhazlar İstanbul’da daha yoğun olarak yaşamakta”. Temsilcilik bugün hala İstanbul’da bulunmakta.

2014 yılında, Vladimir Ayüdzba’nın Tam Yetkili Temsilcilik görevini, kıdemli meslektaşı tarafından kurulan iyi gelenekleri devam ettiren İnar Gıtsba devraldı.

Gıtsba, “Ülkemizin dış politika çıkarlarının geliştirilmesinin yanı sıra, Türkiye'deki geniş diasporalarımız ile Abhazya arasındaki bağları güçlendirmekle görevliydik. Aslına bakarsanız, temsilciliğin kurulmasından bu yana, bu görevler hiç değişmedi ve hala güncel, belki de [yalnızca] bunları gerçekleştirmenin yollarını değişmiş olabilir”, diye belirtiyor.

Uzun süreli çalışmalar: sonuçlar ve zorluklar

Temsilcilik ofisi her zaman, sosyal ve kültürel birçok etkinlik gerçekleştirmiş ve gerçekleştirmektedir.

İnar Gıtsba, “Sanat ekiplerimizin (Abhaz) yerel konserlere ve çeşitli seviyedeki etkinliklere katılımını ve spor takımlarımızınziyaretlerini organize ettik. Tam Yetkili Temsilcilik ofisinin çalışma süresinde, Türkiye'nin bazı şehirleri ile Abhazya arasında ikili ilişkiler kurulmuş, eğitime çok önem verilmiştir: çocuklarımız Türk üniversitelerinde eğitim alma imkanına sahiptir” diye anlatıyor.

Gıtsba’ya göre, çalışmalarının karşılaştıkları zorlukları da vardı. Her şeyden önce, bunlar Gürcistan büyükelçiliğinin “temsilcilik bürosunun herhangi bir etkinliğe katılımını engelleme” girişimi idi. Ancak Gıtsba, Abhazya’nın Türkiye Tam Yetkili Temsilciliği’nin verimli bir şekilde çalışmaya devam ettiğini, “Birçok başarı, birçok plan var” diye belirtiyor.

Abhazya'nın çıkarlarının geliştirilmesi ve bağların güçlendirilmesi

Geçen yıl 17 Temmuz'da, İnar Gıtsba, Türkiye'deki Abhazya Genel Temsilciliği görevini şu an bu görevde bulunan Vadim Haraziya’ya bıraktı. 25 yıldır Temsilcilik Ofisi temel olarak iki alanda çalışmakta: Türkiye'de Abhaz diasporası ile bağların güçlendirilmesi ve Abhazya'nın dış politika çıkarlarının Türkiye Cumhuriyeti'nde yaygınlaştırılması.

Vadim Harazia, bugün Abhaz diasporasının 500 binden fazla temsilcisinin Türkiye'de yaşadığını ve bu temsilciler ile tarihi vatanları arasındaki bağları güçlendirmek için aktif olarak çalışmanın çok önemli olduğunu belirtti.

Bu yönde uygulanan birçok proje zaten bulunmakta.

Haraziya, “Tabi ki karşılaştığımız sorunlar var, ama Abhazfed (Türkiye Cumhuriyeti’ndeki Abhaz Dernekleri Birliği, şuan 15 üye derneği bulunmakta) ve Dünya Abaza Kongresi’nin geniş pozisyonu ve Türkiye Parlamentosu’ndaki arkadaşlarımızın destekleri sayesinde, çalışıyoruz, projeler uyguluyoruz, kendimize yeni hedefler koyuyoruz ve başarabiliyoruz”, diyor.

DAK ve Abhazfed ile işbirliğine değinen Haraziya, yakın zamanda KAFFED (Kafkas Kültür Merkezleri Federasyonu) ile ilk defa bir zirve toplantısı yapıldığını da hatırlatıyor. Bu toplantı çerçevesinde, önemli anlaşmalara varıldığını ve ileride yapılabilecek işbirliği için bir plan hazırlandığını belirtiyor.

Acil planlar ve mevcut görevler hakkında konuşan Haraziya, eğitim alanındaki projeleri anlattı. Bu projeye göre, Abhazya okullarından mezun olan öğrenciler, Eskişehir'de bulunan Anadolu Üniversitesi'nde (Türkiye'deki 1.en büyük, dünyadaki 4. en büyük üniversite) yükseköğrenim görebilmekte. Temsilcinin açıklamasına göre, üniversite yönetimi Abhazya'da kendi bölümünü açmaya hazır. Bu eğitim projesi Abhazya hükümetine gönderildi, değerlendirilmekte, yakın zamanda bir cevap bekleniyor.

Abhazya’nın Türkiye Tam Yetkili Temsilciliğinin, özellikle Abhazya Kurtuluş Savaşı’ndan hemen sonra, 1994 yılında açıldığı da göz önüne alındığında, özellikle de ilk yıllarında, birçok zorlukla karşılaştı. Her şeye rağmen, 1994 yılının soğuk martından bu yana, kuruluşunun ana başlatıcısı olan ilk Abhazya Devlet Başkanı Vladislav Ardzınba'nın umut ve özlemlerini her gün gerçekleştirmeye devam ediyor.