DAK bilgilendirme portalı olarak, 12 Haziran 1993'te Karaçay-Çerkes Devlet Televizyon ve Radyo Kurumu ile başlayan ulusal Abaza televizyonunun tarihi üzerine bir makale hazırladık.

Bilyal Hasarokua

12 Haziran 1993 tarihinde Devlet Televizyon ve Radyo Yayıncılığı Kurumu "Karaçı-Çerkesk", Abaza dilinde ilk televizyon programını yayınladı. Bir bayram günüydü- 12 Haziran Rusya Günü. İlk yayını başlatan gazeteci Georgiy Çkala izleyiciyi şu sözlerle karşıladı: “Bugün Rusya da bayram. Abazalar içinde bugün farklı bir bayram- ilk defa televizyon kanalından Abazaca yayın yapılıyor”.

İlk program anadile ithaf edilmişti

Rostovsky (Rostov-on-Don) Devlet Üniversitesi Gazetecilik Bölümü mezunu Georgy Çkala, 1993 yılının Nisan ayında Karaçay-Çerkes televizyon stüdyosuna geldi. O zamana kadar, iki buçuk aydır stüdyo sadece Rusça olarak yayın yapıyordu. Çkala, "Kırsalda Günlük Hayat", "Yakın Çekim", "Suçlu Kronolojisi" ve diğer televizyon programlarını yürütmeye başladı. Ancak zaten Mayıs ayında, ulusal dillerde yayın yapmaya başlamaya karar veren şirket yönetimi, burada Georgiy’nin Abaza gazetesinde edindiği beş yıllık tecrübesinin işe yarayacağını düşündü ve yayınların Abazaca yapılması talimatını verildi.

Georgiy Konstantin-ipa, “İlk programı Abaza diline adamaya karar verdim. Daha doğrusu, Abaza dilinin okullarda öğretilme sorunları ile ilgiliydi. Bu konuyu, Aşharua lehçesi (edebi Abaza dilinin temeli bir tapant lehçesinden dileğiyle) ile konuşulan Staro-Kuvinsk köyü okullarından ve nüfusun Abazaca konuşmadığı Moskova köyünden örneklerle ele aldık. Konuyu tartışmak üzere, Rusya Federasyonu Ulusal Eğitim Sorunları Enstitüsü Karaçay-Çerkesya şubesinin çalışanı Luiza Guana davet edildi. Oldukça bilgilendirici bir yayın oldu.

İlk yıl: kayıt ve montaj olmadan

Ocak 1993'te yayına başlayan DTRK Karaçay-Çerkesya çok kısıtlı bir malzeme ve teknik temele sahipti. Stüdyoda kayıt veya düzenleme ekipmanları bile yoktu. Tüm programlar eski Siyasi Eğitim Evi binasında bulunan stüdyo kulesinden canlı olarak yayınlanıyordu.

Georgiy Çkala, “Yarım saatlik kaseti olan tek video kamera Betacam (özellikle dış mekan televizyon gazeteciliği için yaratılmış ilk nesil profesyonel kamera) ile nadiren montaj yapmadan programa koydukları küçük çekimler yaptılar, yayın sırasında stüdyodan “canlı” olarak seslendirdiler ve “görüntü” stüdyo kameraları tarafından sadece televizyon monitöründen çekildi. Stüdyo kameraları kendileri tam teşekküllü bir mobil TV istasyonunun parçasıydı ve ömrünün son demlerindeydi”, diye o dönemin “televizyon mutfağının” sırlarını bizimle paylaşıyor.

Bu rejimde çalışmak, diğer sıkıntıların yanı sıra, yayına çıkamama riskini de taşımaktadır- sonuçta, program katılımcıları bir nedenle yayına çıkamayabilir ya da kopabilirlerdi. Ancak Yüce Yaradan, televizyon yayıncılarına karşı merhametliydi: tüm canlı yayın süresince hiçbir program kopmadı. Ama komik şeyler oldu.

“Bir keresinde stüdyomuza sanatçı ailesi olan Guacergualar (Karaçay Çerkes ve Abhazya’nın tanınmış kültür temsilcileri Abrek-Zaur ve Galina Guacergualar) davet ettik– diye anlatıyor Georgiy Çkala. – Yayın çok yönlü olarak tasarlandı: Ana karakterlerle yapılan röportajlara ek olarak, senaryo, kızları Madina’nın mandolin çalınması ve şarkıcı Dmitry Martazaa’nın Galina Beslan-ipa’nın şarkılarından birini söylemesini içeriyordu. Her şey senaryoya göre gitti, ancak Dmitry Marzatazaa’nın sahneye girmesi gerektiğinde kendisinin kulede olmadığı fark edildi – sigara içmeye çıkmıştı! Rejisör yardımcısı aktör bulup getirene kadar konuşmayı uzatmak gerekti”.

Modern tarihi yakalamak

En başından beri, Abaza dilinde programları hazırlayan yaratıcı ekip, çalışmalarının ana odağına karar verdi - modern tarihi ve insanları yakalamak.

"Yaratıcı ekip" belki de fazla abartılı bir tabirdi. Abaza dilinde programların hazırlanmasında yalnızca bir gazeteci ve bir yönetmen doğrudan yer alıyordu. Abaza dilinde ilk televizyon programlarının müdürü Marina Albotova idi ve aynı yılın Kasım ayından Abaza programlarının yönetimini Marina Malhuaz devraldı ve bu gün hala bu çalışmaya devam ediyor. Programın spikerliğini Fatima Çibitova yapıyordu.

Georgiy Çkala, “Ulusal kültürün en iyi kazanımları olan Abaza köylerinin hayatını, insanların aydınlı temsilcileri, ilginç şahsiyetleri ve işçiler hakkında konuşmaya çalıştık. Elbette günümüzün daha eski tarihini ve güncel konularını görmezden gelmedik.

İlk başta, tüm ulusal yayın ofislerine - ve Abaza'ya - cumartesi günleri ayda bir kez 20 dakikalık bir yayın süresi veriliyordu.

Ardından ölçekler giderek arttı, programlar haftada bir görünmeye başladı ve editörler kendilerine ayrılan her zamanı kaliteli içerikle doldurmaya çalıştı. Her ayın sonuçları bilgi ve gazetecilik dergisi "Günler" de özetlendi.

Yıldızlarla buluşma yeri

Etnograf Lele Kunıjü ile hazırlanan “Adetlerimiz”, filoloji bilimleri doktor adayı (şuan Doktor) olan Sara İvuan ile hazırlanan Abaza köylerinin tarihi adlarından bahseden “Tarihin Sayfaları” programları, izleyici arasında büyük ilgi gördü. Üst jenerasyonun akordeon ustaları Leli Haçıkua, Dahavas Kuapsırgean, Zarıla Tsekua, “Abazinka”, “Şarpnı”, “Abazgi”, “Amra”, “Maraşta” toplulukları ve artistler Dmitriy Martazaa, Sima Çıki, Rimma Hasan gibi bir çok isimle müzik programları da yapılıyordu.

Dha sonra yazar Valentina Kopsırgean’ın inisiyatifi ile modern Abaza pop müziğinin birçok yıldızının katıldığı, genç sanatçılar arasında Abaza melodileri, şarkıları, dansları olan bir televizyon yarışması düzenlenmeye başladı. İkinci Dünya Savaşına katılanlar; Yusuf Kopsirgean, Tame Acbaki, akademisyenler Nazir Egza, Muhammet Tlıs, Yuriy Agırba, Rauf Klıç, doktor Aleksey Huran, ressam Nurali Martazaa ve Muhammet Agaça, antrenör Arsen Bala ve daha bir çoğu hakkında seyirciye bilgi veren bir çok program düzenlendi.

Yazarlar için ayrı bir döngü hazırladılar. Programa "Yaratıcılık. Hayat ve Kendim Hakkında” ismi veridi ve başlıkta belirtilen konular hakkında yazarın monologu olarak ele alındı. Bu formatta, Mikael Çkutu, Kerim Mıhts, Bemurza Thaytsıhu, Cemuladin Laguç’ın katılımlarıyla programlar hazırlanmıştı. Ancak bazı yazarlar monolog yerine bir gazeteci ile diyalogu tercih ettiler ve döngünün yayınlarından bir kısmı röportaj formatında yapıldı.

İlk televizyon programlarının yapımcısı, “Ne yazık ki, Abaza dilinde ilk yayın döneminin yayınları arşivde saklanamadı- sonuçta canlı yayınlandılar. En azından bazı ses kayıtlarını basit bir teyple kaydetmek mümkün olmuştu. Tabi bu kayıtların kalite olarak yayına verilmesi mümkün değil ama en azından bu önemli insanlar için düzenlenen gecelerde, okullarda kullanılabilirler”, diyor.

Daha sonraki dönemin pek çok materyali, yayın yapan şirketin video kütüphanesinde, değerli bilgi taşıyıcıları ve televizyon gazeteciliğinin örnekleri olarak depolanmış bulunmakta.

«Perşembeleri eve acele ediyoruz»

Yayının başlangıcından bu yana geçen 26 yıl boyunca, stüdyo ve Abaza televizyonunun olanakları çok değişti. Gelişmeler programların üretim teknolojisini etkiledi, formatlar değişti, takım değişti ve büyüdü. Yıllar geçtikçe, birçok genç gazeteci Abaza yayınlarının yazı işleri bürosundan geçti. Bunlar arasında; Alesya Şogen (Mıkuay), Bella Takuaşın (Muratıkua), Albina Haçpaku (Temır), İnna Hakonova (Kuatsnia), Aza Nakuahu (Çeçenov), Radmir Cicbaba bulunmakta. Programları şuan, Zaur Li, Fatima Huna ve Anjela Acbek hazırlamaktalar.

Her biri çalışmaya, çalışma kurulunun yaşamına katkıda bulunan yeni bir vizyon getirdiler. Bu sayede programlar daha da çeşitlendi, farklı izleyici kitlelerine hitap eden yeni bir dizi program ortaya çıktı. Uluslar arası “Alaşara” vakfı desteğiyle hazırlanan yemek programı “Lezzetin Sırrı” ve çocuk programı “Maraşta” izleyiciler arasında çok popüler oldu.

Bugün, DTRK “Karaçay-Çerkes” beş dilde yayın yapmaktadır: Rus, Karaçay, Kabardey-Çerkes, Abaza ve Nogay dillerinde.

Son zamanlarda, şirket yönetiminin girişimi üzerine, “İyi akşamlar, Ülkem!” Adlı TV programı, tüm diller için ana program haline geldi. Stüdyonun konuklarıyla yapılan samimi sohbet, izleyicilere yalnızca ilginç bilgiler sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda onları eğlenceli hikayeler ve müzikal numaralarla eğlendiriyor.

Tabii ki, editörler, Abaza ve Karaçay Çerkes’in yaşamındaki bütün önemli olayları kapsamaktalar. Günümüzde programların hazırlanmasında, modern düzenleme ve bilgisayar grafikleri olanakları kullanılmaktadır ki bu onları daha parlak ve profesyonel kılmakta. Haftanın günleri DTRK’daki ulusal yayınlar arasında paylaştırıldı. Abazaların yayınına Perşembe günü düştü.

“Abaza televizyonu hayatımızın ayrılmaz bir parçası oldu – diye itiraf ediyor tanınmış bilim adamı, Karaçay-Çerkes Devlet Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sergey Paz. - Şimdiden bir refleks geliştirdik: Perşembe günleri işi erken bitirmeye ve yayınımızı yakalamak için eve koşmaya çalışıyoruz. Köydeki herksin bu saatte tüm işlerini bırakıp ekran karşısına geçtiğini çok iyi biliyorum”, diyor.

Her ne kadar şimdi TV programlarını internetteki kayıtlardan herkes için uygun bir zamanda izleyebilmek mümkün olsa da, Abaza TV izleyicisinde Perşembe akşamı programı canlı izleme geleneği korunuyor. Kanal editörlerinin, ana hedefi olan Abaza tarihini ve insanlarını yakalamak fikri de hala korunanlar arasında. Hepsine yaptıkları işten zevk almaya ve birbirlerine ilham vermeye devam etmelerini diliyoruz!